Burnumun ucunda sızlar
Sonsuz acılar
Ve ihtimaller kovalarım
Kan revan içinde
Tutunacak dal aralığı
Heyhat! Hep böyle beyhude çabalar peşindeydim işte ben
Ondan ki bu doğrultuda pespayece süründüm
Uzaklaşmak kendimden, sonunu göremediğim bu yolda,
Soluk borusuna tıkanan pirinç tanesiydi bir çocuğun.
Çaresizliği kadar büyüyen annesinin...
Ölümler içinde metcezirim
Ekseriyetle met görülür layık
Her gidiş ise afili bir götürüştür benden büyük şeyleri
Mutluluk gibi
Umut gibi
Kahretsin, yarın gibi...