yalın ayak yürüyorum,

bastığım yer ayna gibi parlak. 

nereye gidersem gideyim kendime varıyorum.

bir düzenin içinde sana varmak,

artık zaten imkansız.

en uzağındasın olağanların, 

en dışındasın mutlak tüm gerçeklerin. 

seninle bir masaya oturmuş olmak bile

-şimdi-

başka bir evrende, 

senin bambaşka bir halinle, 

sevişmek gibi geliyor. 

hayal ve bilimsizlik.

oysa hiç bitmez,

birbirimize yaptığımız tanıklık hiç dinmez

-sanmıştım-

sanmış olmaklardan kendime, 

kalın bir ceket örüyorum. 

şimdi aldığım hiçbir karar,

yaptığım hiçbir şey

eski seni bana getirmeyecek. 

çabam beyhude ama hoş gör.

seni sevmiş olmak geçmiyor,

ama dinecek mutlaka,

-biliyorum-