Kapılar kapanır, hüzünler kapanır
Bir çeşit tecrit odası gibidir evler
Kapılar açılır, uyanır dillerdeki acı tat
Uyumamış gibi, hiç yaşamamış gibi
Kollarında altın bilezik taşıyan kadınlar
Şıkırdata şıkırdata gecenin bulaşığını arıtır.
Yer çekimi kuvveti bir anlığına yok olur deterjan köpüklerinde
Köpüklerin üstünde bir mutfak turu
Sanki mutfak mutfak değil de beş numara dört yıldız bir hızlı tren kompartımanı
Sanki dua, sanki gerçekleşmemiş bir dilek ve
Bir zeytin çekirdeğindeki hayat fışkırır madeni ellerinden.
Açılan bir perde büzgüsündeki desen olur yüzü
Paçalarında binlerce çocuk, sokaklara sığmaz çıksa
Hacı yağları dökülmüş kaldırım taşları takılır ayaklarına
Limon olsun istemiştir oysa çok değil mandalina olsun istemiştir kokusu
Seyrek sepirdek saçları hep aklında,
Allayamadıysa yanakları da.
Bir hüznü devamlı taşımaktan yorgun gözleri kapanır şehir içi dolmuşlarda
Kapılar tekrar kapanmadan o önemli soru gelir
Kimse sormasa da gelir
"Akşama yemekte ne var?"
Üstüne yapışmıştır bu, kendiliğinden gelir
Kapılar açılır, süzülür yalnızlıklar sessizce
el alem silsilesiyle,
yaşanamayanların üstüne iki tane yumurta kırılır.
Hayat araba sürmek gibi otomatikleşir bir süre sonra aslında,
Şoförün yan koltuk vitesi olmasa.
Durdurulur kadın, tam köri kokuyorken burun delikleri,
Sülfürlü tabaklara doğru yaşarır gözleri.
Kapanır kapılar, açılır kapılar kapanır kapılar.
Kapılar her şeyi görür, ondan gıcırdar.
Deniz Özeri
2022-08-12T21:01:03+03:00Teşekkür ederim.
Ayşen Saran
2022-08-12T19:45:43+03:00sevdim.
özellikle burası:
'yaşanamayanların üstüne iki tane yumurta kırılır.'