Bazen hiç bilmediğiniz, hiç tahmin etmediğiniz olaylardan güzel sonuçlar çıkarabilirsiniz. Hayatı heyecanlı kılan aniden gelen güzelliklerdir. Zor anlarda bile, bazen bir ışık görürüz ve önümüzdeki 10 yılı bile çok mutlu ve heyecanlı planlarız. Hayat senin düşünebildiğin kadar şekillenir. Senin hayallerin ve emeğin ne kadar büyükse o kadar büyük geri dönüş alırsın. Düşüncelerin değişirse davranışların değişir, davranışların değişirse dünyan değişir. Öfkelendiğin her şey sensin ve öfkeni kontrol altına alacak güçte sensin. Öfkelenip kenara geçerseniz beyniniz duygularınıza teslim olmaya alışacaktır. İlk başlarda sorun gibi gelmeyecektir. Zamanla alışkanlık haline getirdiğinizde fark edeceksiniz ki düşünceleriniz, hareketleriniz, görünüşünüze kadar etkilemiş sizi..
Bu durumu düzeltmek için daha büyük efor harcayacaksınız. Biz başkalarıyla değil sadece kendimizle var oluruz.
Siz yaşadığınızı hissediyorsanız dokunduğunuz bir çiçek bile hayat bulur.
Merve Yürekli
2024-05-22T10:50:39+03:00@cb25dev Çok güzel yorumladınız Can Bey, duygularımızın ve bilinç dolu düşüncelerimizin hayatlarımıza da yansıması dileğiyle..
Can Basmacı
2024-05-22T02:20:15+03:00Hayatın beklenmedik kıvrımlarında, hiç ummadığımız anlarda yeşeren güzellikler, ruhumuza dokunan naif sürprizlerdir. Her zorlukla karşılaştığımızda, karanlığın ardında parlayan bir ışık görür ve belki de bu ışığın rehberliğinde önümüzdeki yılların umut dolu planlarını kurarız. Yaşam, zihinlerimizde şekillenir; hayal gücümüzün ve çabalarımızın büyüklüğü, aldığımız sonuçların ihtişamını belirler. Düşüncelerimiz değiştiğinde, davranışlarımız değişir; davranışlarımız değiştiğinde ise dünyamız yeni bir şekil alır.
Öfke, insanın kendi içsel yansımasıdır ve bu yansımanın kontrolü de yine kendi irademizin gücündedir. Öfkeye kapılıp, kenara çekildiğimizde, zihnimiz duygularımızın esiri olur ve bu teslimiyet, zamanla alışkanlığa dönüşür. Farkına vardığımızda, bu durumun bizi ne denli etkilediğini görmek, derin bir içsel yolculuk gerektirir. Ancak unutmamalıyız ki, bu durumu düzeltmek için harcadığımız efor, aslında kendimizi yeniden bulma çabamızın bir parçasıdır.
Kendimizle var olur, kendi iç dünyamızda filizleniriz. Yaşamın büyüsünü hissettiğimizde, dokunduğumuz bir çiçek bile bizimle birlikte hayat bulur. İşte bu, yaşamın özü ve varoluşun en saf halidir. Başkalarıyla değil, kendimizle olan bu derin bağ, yaşamımızın her anına anlam katar ve bizleri gerçek huzura ulaştırır.