bir hastaneyi ilk defa gördüğümden beri içindeyim ahir zamanın

yaşayabilir miyiz

yaşayabilir miyiz diye soruyorum kendime

bi gece vakti imdat diyebileceğin tek dostun da yok olduktan sonra

yaşabilir miyiz


arınabilir miyiz

tüm bu hava değişimlerinden sonra

bir güneş bir bulutu nasıl yok sayar dersin

karanlığa mahkum olmayı seçer mi bulut

yoksa biz mi hatalıyız

kendimizi affedebilir miyiz

buzullar eriyor sahiden

kendimizi affedebilir miyiz


siyah

elbette siyah da isterdi bir ışığın rengi olmayı

mavilerin dengi olmayı

göğe bir kuşak çizsek orada bile yatacak yeri yok inan ki

görebilir miyiz

görebilir miyiz siyahı bir renk olarak

yoksa karanlığa secde mi etmeliyiz

kamaşıyor bu gözlerim

ah bu gözlerim var ya benim

karanlığa boyun eğen ilk organlarımdır


hava biraz düştüğünde

ilk işimdir güneş sipariş etmek

bir kuş bile akıl edemez bunu

çok soğuk olduğunda cümleler kuramıyorum

ısınabilir miyiz diyorum

ısınabilir miyiz


neye tekabül ediyor bu yoksun varlığım

ahir zamanındayım tüm bu güzel mevsimlerin

ilkin yeşilçamda çizildi bizim kara bahtımız

ama ben ilaç atmadım gazozuna

yine de öpüşebilir miyiz


tesadüfleri mucizeden sayabilecek miyiz bu kadar eksik kalmışken

bu ömrü sürdürebilecek miyiz

rüyalarımızda izlerimizi toplarken

birleşmeyen parçalar parçalarsa içimizi

yine de yaşayabilir miyiz

aşktan yoksun vasatlığımıza

ömür diyebilir miyiz