Kendini bulmak için savaşlar verirsin. Karanlıklara yüzersin.
Gökyüzüne bakmaktan bıkmazsın. Güneşle birlikte batar, ay ile tekrar doğarsın. Son evrede Nietzsche'nin dediği olur: ”İnsan aşılması gerekendir.”
Kendini aşmak için yolculuğa çıkarsın.
Yürümek, zamanı yenmenin bir yoludur senin için.
Evrenin sonsuzluğunu ve zamanın aldatmasını anladığımızda; insan hayatının ne kadar kısa ve sıradan olduğunun farkına varırız.
Bu düşünceler kaygılarımızı artırarak bizi sürekli koşuşturma içinde tutar.
Daha yolun başında bile sonunu bilen insanoğlu için bu çaba boşunadır.
Sürekli haraket eder ve terk ederiz.
Arkamızda birikmiş bir sürü şehir, anı ve yaşanmışlıkla yolumuzu anlamlandırmaya çalışırız, oysa yol bitmek için başlamıştır ve anlamı yoktur.
Ne yaparsak yapalım, başladığımız gibi çıplak bir şekilde terk ederiz. Yeni yolculuklar için.
Kayra Celal Naz
2021-01-31T00:57:14+03:00“Yarar yok bu dünyada! Ölüm varsa yarar yok! Ölüm bütün sihri bozar. Kurtardığın hayatlar da ölür. Aldığın Nobeller de paslanır. Doğduğun evler de yıkılır. Bin yıl yaşa, görürsün!" dedim kendime.."
Kinyas ve Kayra, Hakan Günday
Aylin Balcı Çevik
2021-01-31T00:48:51+03:00Anlatımınız çok güzel fakat fikir olarak katılamadım söylediklerinize. Sonunu bilerek yaşıyoruz evet ama boşa değil bence hiçbir şey. Aslında önemli olan son değil de gittiğimiz yol değil mi? Varsın yolun sonu başladığımız yere çıksın, bu boşa olduğunu mu gösterir?