Uyumak sancılarımı hafifletirdi omzunda gecenin

içimde bir anne parka gelirdi elinde çocuğuyla

ama şimdilerde o çocuk tek başına bir parkta

denizden lodos eserse salıncak da rüzgarla sallanıyor

gecenin omzu boş kalıyor bir gün apansız

ve sarhoşluğuyla girdiğinde sevgili gönlüme

artık uyku kıvrılıyor yatağımda sancısıyla


Uyandığımda uyanırdı o gürültülü ama bir o kadar ürkek kuşlar

Firari uyku gecede parçalanırken gözlerimde

Güneş gökyüzünden yalnızca bir mızrak boyunca yükselirdi

Küçüktüm, korkardım küllenmiş kor karanlıktan

Kulağımda adım adım yürüyen sessizliğinde gecenin

Ağlayan genç bir kadın portresi yansırdı maşınganın alevine


Nedendir rengarenk uçurtmalar uçurtmuyor düşlerimdeki çocuk

karamuk topladığımız bağlık nasıl kurudu bir yazda

maviliklere bakarak çizdiğim resimler neden böyle kara kalem

ağlayan bir çocuğa emsal

küçüklüğün özlemini çekerken

Dağlara öykünen bir tümsek galiba benimkisi

Bu cesur dalaşmaların o pek ürkek sahibi

ömrünü geçirmeye mahkum böyle

kocamış ruhunun esiri titrek

ziyade bir yürek yüküyle