Uzaklaştım iyice yaşamdan, güneşten, çiçeklerden
Kendi nefesime sürgü çektim
Yapraklarım sarardı, gündüzlerim kısaldı
Bahar beni unuttu
Ben de kuş cıvıltılarını
Perdemin arkası aydınlık gözükmüyor
Kapımın arkasında duran o mont artık orada durmuyor
Sesler yalnızca kulağımda çınlıyor
Fotoğraflar eskisi gibi gülümsemiyor
Zil çalıyor, koşuyorum bir mahcup bakış uğruna
Dünyanın yüzü bir türlü bana dönmüyor
Beklemek ve düşünmek beni zindana yolluyor
Benim acım kendimle
Savaşım, çığlığım, nefretim kendime
Hayatla uyumsuzluğum yedi bitirdi içimi
Yaşamak bende alışkanlığa dönüşemedi