Experience, ne zamandan beri dinlediğimi bilmediğim, gerçek bir sanat eseri.

Önce ışıkları söndür, sonra perdeleri çek. Yatağına gir ve kulaklıklarını takıp müziği başlattıktan sonra gözlerini kapat. Sadece ritme odaklan. Ritim hem kendinizi kaptıracağınız kadar tanıdık hem de merak uyandıracak kadar yabancı. Dinleyeni bir girdap gibi içine çekiyor. Sesin yükselişi ve alçalışı arasındaki geçişler adeta beyni sarhoş ediyor. Yüzümde aldığım zevkten doğan bir gülümseme oluşuyor. Küçük Prens gibi bir uçağın kanadında gittiğimi hissediyorum kimi zaman. Bazen de fanusun içindeki gül benmişim gibi hissettiriyor. Bazen heyecanlı ve tüyleri diken diken edecek kadar soğuk bazen korunaklı ve içini titretecek kadar sıcak... Notalar arasındaki uyum bile beni içine çekiyor. Müzikten aldığım işitsel zevkin sınırlarını zorlayan üç beş müzikten biri benim için. Umarım siz de dinler ve kendi benliğinizde hissettirdiği duyguları sonuna kadar deneyimlersiniz.