Atakan Celisi

Kanmaz en uzun bûseye, öptükçe susuzdur,
Zîrâ susatan zevk o dudaklardaki tuzdur;
İnsan ne yaratmışsa yaratmıştır o tuzdan,
Bir sır gibidir az çok ilâh ol...

Ay gelir ışır, hayalin erişir
Güzelim Annabel Lee...

Baba çok merak ediyorum da eğer bugün ölürsem sınırlı sayıdaki gözyaşlarından, şu oğlun için, acaba kaç tane dökebilirsin? Bir mi? Bir buçuk mu? Hiç mi?

Bir gamlı hazânın seherinde
Isrâra ne hâcet yine bülbül?
Bil, kalbimizin bahçelerinde
Cân verdi senin söylediğin gül!

Savrulmada gül şimdi havâda,
Gün...

"Ne sen,
Ne ben,
Ne de hüsnünde toplanan bu mesâ,
Ne de âlâm-i fikre bir mersâ
Olan bu mâi deniz,
Melâli anlamayan nesle âşinâ değiliz.
Sana yalnız bir...

Ne var ki yolculukta
Her sefer ağlatır beni,
Ben ki yalnızım bu dünyada?

Bir sabah kızıllığında
Yola çıkarım Uzunköprü'den.
Yaylının atları şıngır mın...

JULIET: Vakit çok geç, artık git!
ROMEO: O kadar geç ki erken kabul edebiliriz...

Tesadüfün merhametine kaldım artık...