olabildiğince yorgun olduğum bi günden yazıyorum.

bugün aylardan, yıllardan günlerden ve hatta dünyanın dönüş hızından bile yavaş yürüyerek kafamın içindeki çiçekli yoldan geçtim. 

umut vaadeden cümleleri karşıma aldım 

çiçeklerimi suladım.

ağladım mı?! yoksa.

mevsimlerin sırrını biliyorum diyen Füruğ’a selam çaktım.

telaşsızım bi de aldırışsız mevsimsiz çiçeklerim adına.

özenle seçilmiş kelimeler aramaktan vazgeçtim.

sessizliğim bi baştankara kuşu başımda,

kemiriyor beynimi.

bana yeni bir dil öğretiyor oysa.

mevzu bahis buysa;

sessizliğin dilini biliyorum ben.