HIMYM dizisini sanırım 3 veya 4. kez bitirdim. O kadar dizi ve film izledim ve o kadar kez seyrettim ki hepsinin başrolü oldum. Ne kadar acı. Hırslarımı, bencilliklerimi, arayışlarımı, istediğim aksiyonu, tatmini dizilerden temin ettim hep. Dışarıda bir yerde bunları satan bir market veyahut eczane yoktu. Vardı tabi ama öyle değil. Yapay; gerçek değildi. İlgi ve aksiyon yoksunluğumu diğer insanların hayatlarına dahil olarak, müdahale ederek, üstünlük kurmaya çalışarak elde etmek de çok basit geldi. Cidden hiç zor değildi. Damla damla akan su bile bir metali aşındırabilir, küflendirebilir, kireçlendirebilir sonuç olarak. Alkol satın almak basitti, almak değil. Herkesin bünyesi kaldırmıyor malum. Samimiyetimden başka elinde hiçbir şeyi kalmamış insanlardan başkasının anlayabileceğini düşünmüyorum. Düşünmeyi de istemiyorum zaten. Ama sürekli yapıyorum. Zaman yavaşlıyor, her olay atomlarına ayrılıp hep altından sonuçlar gösteriyordu bana. Benim için değerli olan bir altın; beşeriyet için değil. Anlam arayışları bile paylaşabileceğin birileri olmadıktan sonra sıkıcı şiirlere eşdeğer. Her şiir duygularla ve kişinin kişisel birikimlerinden inşa edilmiş yapıttır ama ilk defa gördüğün yerleri anlatacağın, anlayacak insanlar olmadıktan sonra o yeri gezmişsin, görmüşsün çok önemli değil. İstiyorum ki gelsin biri, sözlerindeki bilgelikle yerden yere vursun beni. Anladığım dilden konuşsun, basitleştirsin, karmaşıklaştırsın, beni kendi iç dünyamda çıkmazlara soksun. HER YOL ÇIKIYOR ARTIK BİR YERLERE!

Her yol çıkıyor. Bu beni yoldan çıkarıyor. Biri de kırmızıya kahverengi demiyor. Zaman geçtikçe daha çok dizi, film seyrediyorum. Hala mükemmeliyeti arıyorum içlerinde. Oyuncuları analiz edip irdeliyorum. Dışarıdaki oyuncular kadar profesyonel olmasalar da işlerinin hakkını vermekte üstlerine yok. Barda filminde güzel bir kavrama değiniyordu başlarda. Tekrardan değerlendiriyordum yıllardır. Birileri bunu zamanında betimlemiş; haberim yoktu. Aristo, Sartre okumadan, tanımadan, kendi yaşamımın içerisinde her birinin yaşanmışlıklarını gördüm. Yaşamıştı onlar ve çok şey biliyorlardı. Ölü bir adam kim bilir ne kadar çok şey biliyordur.