uyuşuk bir bulantı hissediyorum bedenimde. önce şeyler bulanıyor. Göz bebeklerim isyan edercesine akıyor yanaklarımdan kalemim sivriliyor. Değişiyorum.
gençliğimde bir kır çiçeğine ettiğim yemini bozuyorum bu gece. Dünyanın, tramvayların, saatlerin ruhumu ezip geçmesine izin veriyorum. Saygımdan mı bu ? Saygı. Kim? Hangisi hak eder saygıyı ? hangi nesne sırf var olduğu için güvenilirdir, aynada beliren kişi dahi yabancıyken bana ?
Yorgunum.
Değilsin.
Her paragrafı aynı kelime ile başlatmaya yemin etmişsin sadece.
zorunluluklar, sorumluluklar, tutulma ihtimali olmayan sözler. Zaman karşı bir savaş benimkisi. unutulmamak adına, ölmemek adına ölümde tutuşulan bir dans. kim hatırlıyor beni, kim için ne ifade ediyorum. yaşama böyle aşık olunmaz, halının altı ile barışmak gerek evvela. bedenimdeki en çirkin yerlerde parmaklarımı gezdiriyorum. yorgunum.
havada asılı emanet soluklar, tozlanmış bir cep saati. avlanmaya muhtaç anılar. alternatif sonların iç burkan özlemi. gelecek. gidecek.
asla sahip olamayacağım anlaşılmalar.
önce gerçek bir his, ardından büyük bir özlem.
boşlukta sallanan bir obje, bir adam.
"yaşamak bizimçün dokunaklı bir şarkı değil “İDİ”.