Ben annemin öldüğü yaştayım.

Doğduğum günü bir şairin günlüğünden,

Okumak zorunda kaldım.

Ayrılacağımızdan bir haber bahsettiği,

Karnındayken o çok tekmeleyen zilli kızım.

Yanlış tercihlerinin en güzel meyvesiyim.

Belki de en hüzünlü kışıyım.


Ben annemin öldüğü yaştayım.

En koyu yaslar yakışır bana.

Ben şair bir annenin kızıyım.

Siyah giyinmeler gerekir.

Helalleşmeler.

Acıdan sarhoş üstüm başım.

Sen benim ilk üç yaşım.

Bense senin en güzel yaşındayım.

Bu içimdeki son sela sana.

Kokunu duysam bir daha,

Bir ihtimal cennette hatırlarım.

Ben hiç tanıyamadığım birini,

Özlemek zorundayım.


Biz seninle;

Yaşadıklarımızdan daha çok,

Doyamadan ayrılan iki sevdalıyız.

Yanımda olamadığın zor zamanlarız.

Şiirlerindeki en güzel mısralarız.

Hasret kokan anılarız.

Son kez sarılamadan gelen o vuslatız.

Bir anne ve kızın yaşayamadıklarıyız.

Hatırlamadığım yastık konuşmalarıyız.


Ben annemin öldüğü yaştayım.

Bu şair anneme bir şiirle son vedam.

Zorunlu kederime son selamımdır.

Elveda en eksik yanım.

Bu sana gecikmiş bir mektup,

Acıma son göz kırpışımdır.

Doğum günümde öldüğünü unutup,

Hatırladığımda kutlayamadığım son yaşım.

Hoşçakal son hüzünlü yılım.

Bu benim son trafik kazam.

Umarım Ali gibi hayatta kalırım…