Kaç hafta oldu ağız tadıyla bir pazar günü bitireli veya kaç saat oldu keyifli bir gün geçireli? Soruyu değiştirelim yada en son ne zaman sevdiklerinizle birlikte şöyle güzelinden bir tatile çıktınız. Ha bu lüks ise eğer biraz daha temele inerek soralım ayda veya haftada 1 kaç kez mesai çıkışı güzel ve kaliteli bir yemek yediniz. Kendinizi en son ne zaman bizleri için artık lüks ile satılan tane işi baklava tatlısı ile ödüllendirdik. Tamam bütün bunlar da lükse dönüştü ise eğer çalışanlara değilde emeklilere soralım malum çalışmayan ile çalışan da en son bölündü ya karpuz gibi. Ne zaman torununuza şöyle güzelinden bayram harçlığı verip ödüllendirdiniz karne günü malum sömestr tatilindeyiz. Ödüllendirme demişken kaçımız bir tost için 50₺ istenen kantinden gelecek neslimiz umudumuz çocuklar için günlük harçlığı verebilir? Tamam bütün bunlar da fazla geldiyse eğer size tek bir soru günlük suyumuzun bir bardağı bile 1₺‘yi aştıysa bu astronomik rakam olan asgari ücretin 2₺‘si ile kaç bardak su içebilir. Magazin dünyasının ünlü figürlerinden birisi tavsiye etmişti simit yenmesi için. Artık simit bile 15₺ olduysa çeyrek simit herkesin hakkı metal paralar ne güne duruyor. Gramajından kesilen ekmeğimiz hakkı ödenmeyen emeğimiz midemizden çalınan suyumuz kimimiz için artık azınlıkta kalsak bile ruhumuzun nefes almasına yarayan ancak fiyatlarıyla bizden esirgenip lüks haline gelen okuma kitaplarımız ve iki film izleyelim deyipte cebimizdeki en büyük para biriminin bile güç yetiremediği bilet fiyatlarımız. Son olarak ise şu sıralar fena halde popüler olan şu cümle herkesin sessiz zihnin çığlığı haline gelmiş durumda:

”Herkes yer içer hesabı dilber öder”

Ancak buralarda hesabı kimin ödediği belli değil mi sizce de

Sahi bir pazar yazısı için umut verici bir yazı olmadıysa bunun sorumlusu birlik olamayışımızdan geçiyor. Ha eğer benden dolayı bu ayın son pazarını yani yılın 28.gününü umutsuz geçirdiyseniz özür dilerim. Ama inanın bana umutsuzluğumun nedenini binalardan göremediğim güzelliklerle kaplı gökyüzüne sorun hala göğe bakmak birtakım bedellere tabi değilse.

Umutlu günlere kavuşma temennisiyle.