Kar yağar şimdi

Ben bu kenti terk etmeden hemen önce

Hemen önce beyaza göz kırpar dağlar

Sırtını güneşe döner bulutlar

Yüzü donmuş insanlarla dolar kaldırımlar

Hoş gelir insan gözüne bunlar

Ama bilmezler ki

Çığ altında kalır karıncalar

Kim bilir; belki de yuvasındalar

Ama her hâlükarda

Bana iletilen bir mesajdır bu kanımca

Anlarım ki;

Gitmenin hiç sırası değildir

Kalmak için hazırdır tüm şartlar

Hazırdır, ama gel gör ki kaderde ne var?

Ve bazen, bazen demek öldürür insanı

Planlı değildir bazen vedalar

Çünkü bazen biletler gişelerde satılmaz

Yani bazen zihnen yola düşer insan

Bedenler çarpışmadan birbirine

Herkes yine herkesten uzak

Herkes yine dokunulmaz

Herkes yine karışıp birbirine

Dökülürler dünyanın geri kalan bütünlerine

Bakılırsa eğer bu açıdan

Ücrete tabi değildir izlemek

Dünyanın geri kalan tüm kısımlarının

Acıdan yapma yangınsal yüzlerini

Ben yürüyordum ve yürüdükçe ben

Hızla büyüyordu sanki coğrafya

Kimi geç kalıyordu, kiminin gelişi çok erken

Adımbaşı mutsuzluklara çattım giderken

Ve bu iş böyle olmayacak derken

Durup selamlayacak oldum

Fırsat vermediler

Çünkü çok yorgunlardı

Ve çok kızgınlardı

Her biri ayrı ayrı

Yüz bin yıl kilometrelik öfkeden dönüyorlardı

Ve yine yüz bin yıl kilometrelik öfkeye gidiyorlardı

Üstelik beni de görüyorlardı

Kalabalıktılar ama esasen tekil insandılar

Onlar; tanrılar kadar çoktular

Ve yine onlar; tanrılar kadar yalnızdılar


Kemal Efruz Örek / 16.01.2020