Uzun zaman oldu sen öleli toprak altında olalı toprağın yüreğinde olalı güzel bedenin ve toprak bir oldu şimdi ama ruhun?
Ruhun ne âlemde? İçimden yüzlerce mektup yazıyorum sana, kendimi çocukluğumu gençliğimin ilk yıllarını Tanrı'yı arayışımı, ailemdeki eksiklikleri, bedenimdeki zayıflığı, içimde kaybettiğim o inciyi, aynı yerde defalarca döndüğümü içimdeki hayalî insanları. Seni tanımadan önce hep içimi oyan cümleler vardı. Hep kendi kendime sorardım. Yüreğimden kopup giden o şey neydi diye. Nedir bir daha geri gelmeyen o his o düşünce nedir bu ikilem nedir bu kuruntu?
Yüreğimin derin köşelerinde anlatılması gereken çok sır çok derin bilgiler gerçekler olduğunu düşünürdüm. Kaleme kağıda dökemediğim olağanüstü gerçekler var derdim. Hayata dair evrene dair bana dair... Unutmak istemediğim içimdekileri dökmek istediğim yok olup gitmesini istemediğim gerçekler... Bunları keşke sana hayatayken söyleseydim. Kim bilir belki de sen duymuşsundur yüreğinde.