Acıyı anımsarım.

Suç kokan sokakların, kirlettiği bir çocuğun gözlerinde,

Eski bir külhaninin kaytan bıyıklarının mor busesinde,

Eti dağlanmış bir orospunun çığlık sesinde

Ya da onu dağlayan dallamanın okşanmamış yüreğinde...

Acıyı anımsarım, anıların canlandığı bir hayal perdesinde.


Acıyı düşlerim.

Hiç ünlenmemiş bir şairin küskün dizelerinde,

Dizelerden akan toplumcu/gerçekçi söylevlerinde.

İşçi bir babanın kader direnişinde,

Dayak yiyen bir annenin çocuklarını koruma içgüdüsünde...

Acıyı düşlerim, en derin uykuların sayıklama evresinde.


Acıyı hatırlarım.

Genç bir aşığın yaşama sevincinde,

Tek marifeti yaşamak olan bir ihtiyarın gayriihtiyari bir dileğinde,

Zorla evlendirilmiş bir çocuk gelinin yaşıt hislerinde,

Kendi içlerinde paramparça olan yalnızların kırık yüreğinde...

Acıyı hatırlarım, kontrol edilemeyen öfke nöbetlerinde.


Sigara yakılmış hayal kırıklıklarının ertesinde,

Sebepsiz öldürülen umutların iz düşümü var bugün üstümde.

Kirletme onurunu, üç ömür lekesi kalır üzerinde!

Bir hayat nasıl yaşanır, öğrenmeden tükendiğinde,

Yaşamış sayılmazsın, bir çocuğu sevindirmediğinde!