Artık uzun şiirler sevmiyorduk
İki satır her şeyi anlatsın, kafasındaydık
Çok fazla yaşanmışlık istiyor,
Fakat en başından kestirip atıyorduk.
Hüzünlerimiz gizli saklıydı
Utanmalarımızı kederle örtük
Acılarımız ayıp sayılmaktaydı
Oysa, en ufak sevincimiz bol kahkahalı
Olaylı ve en havalısındandı, öyle olmalıydı
Bir biz mutluyduk, bir biz hak ediyorduk her şeyi
Falan filan…
Hem çok kalabalıktık, hem de yapayalnız
İçimiz yangın yeri, dışımızda binbir surat palyaçolar
Doymadan yemelerimiz, içmeden tükürmelerimiz
Ruh sağlığımızı derinden etkiliyor
Biz ise bir kenarda, yoga yaparak
Güneşi selamlama videoları çekiyorduk
(Güneşi uyandıran atalarımızın çocukları değilmişiz gibi)
Açtık, açıktaydık
Ne kendimizi saklayabiliyorduk,
Ne de ruhumuzu doyurabiliyorduk
Bolca alışveriş ve çok fazla gezmelerimiz vardı.
Gezdiğimizi sandığımız yerlerin havasını solumadan
Bir bardak çayın sıcaklığına varmadan
Selfielerle zaman harcıyor, içmediğimiz çayın eleştirisini bile yapıyorduk
Soğuktu, demliydi, bardak kirliydi…
Bakmadan, dokunmadan, tatmadan kararlar veriyorduk
Fakat emekten yanaydık çoğumuz.
Konuşunca mangalda kül bırakmayanlardan
Yaşarken küllerin gözümüzü örttüğü
Ölü canlılarıydık dünyanın
Hatta en canlı ölüsü bizdik…
thelypophrenia
2023-03-05T14:26:01+03:00"Ölü canlılarıydık dünyanın
Hatta en canlı ölüsü bizdik…"
Emeğinize sağlık.