Çinli filozof Konfüçyus’un, sûfi âlim Rumi’nin, Türk kâşif Nevzat Tarhan’ın da dediği gibi kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi, başkasına yapma! 

Evrensel ahlak kuralı bu! 


Etme bulma dünyası işte

Ne ekersen onu biçersin işte.

İyi düşün iyi olsun işte

“Düşüncenin gücü” işte!


 4- Nefs-i Mutmainne 

İnsan artık maneviyatın maddiyata üstün geldiğinden emin olur. Geçici hazlardan etkilenme durumunu aşar. Artık nefs korkusuzluğa ve iç sükûna erişmiş olur. Bu mertebenin rengi ise beyazdır. 

 Yatışmış, huzur bulmuş, tatmin olmuş anlamlarına gelen “mutmainne”; kişiye teslimiyet, sabır, cömertlik, tevazu, hata ve kusurları affetme gibi duygularla vahdet-i vücûda girebilmeyi sağlıyor.


4- Kalp Çakrası (Merkez Çakra)

 Koşulsuz sevginin merkezidir. Merhamet, neşe, denge, ilişkiler ve şifayı temsil eder. İnsan kalbiyle ilişkilendirilir. Bu nedenle neşe ve mutlulukla doludur. Burada duygular o kadar güçlü akar ki meditasyon yaptığınızda gözyaşlarınızı da hissetmeniz mümkündür. Aynı zamanda geçmiş kırgınlıkların, hayal kırıklıklarının ve duygusal yaraların bulunduğu yerdir. Bu nedenle enerji buraya ulaştığında sahip olabileceğiniz her türlü blokajı kaldırmaya ve temizlemeye yardım edecektir.


Sevgi, nefret, keder, sevinç, kıskançlık, kendimizi izole etme arzumuz ile yalnızlık gibi duygular; kalp çakramızın kontrol ettiği temel duygu titreşimleridir.


Yaşamımız içerisinde boşanmalar, ayrılıklar, yalnızlık, terk edilme veya sevdiğimiz bir insanın ölmesinin neden olduğu keder ve üzüntü, kalp çakrasının dengesini bozar. Koşulsuz sevginin merkezi, kalp çakrasının dengesi bozulduğunda duygusal yönden çok aşağı düşeriz. Hem depresyona eğilimli hale gelir hem de beden sağlığımız pek çok hastalığa açık hale gelir. Bencillik, paranoyak yaklaşımlarımız, yalnızlık, aşırı savunmacı davranışlar, dengesiz kalp çakrasının neticeleridir.


Yaşadığınız “an” için, şimdi şükredin. 

Sizi üzen ve kızdıran insanları bağışlayın. Şimdide dönüştürülecek olan geçmiş olayları kabullenebilmenin 1. şartı affetmektir!


Ve rengi yeşildir.