Her şey geçtiğimiz Ağustos ayında gördüğüm bir rüya ile başladı. Issız bir ormanda yürüyorum ve karşıma kocaman bir ağaç çıkıyor. O kadar büyük ki gövdesi, yaklaştıkça ufacık kalıyorum yanında. Tanıdığım herkesten daha bilge, bana baktığını hissediyorum. Onu izlemeye doyamıyorum. Ağaca yaklaşıyorum ve kollarımı açarak ona sarılıyorum. Ben sarıldıkça ağacın içinde erimeye başlıyorum ve sonunda ağaca dönüşüyorum.
O rüyadan beri bazen bacaklarım dallarla kaplı uyanıyorum. Bazen ağaçlara şarkı söylüyorum, onlar da yapraklarını sallayarak sessizce dinliyorlar. Geçen gün de evden çıkıyorum rüyamda, bir bakıyorum kollarım yemyeşil yapraklarla örtülü. Koparmaya çalışıyorum ya birisi böyle görür de beni ayıplarsa diyorum.
Belki bir gün rüya ile bu alem birbirine karışacak ve ben gözlerimi, bir ormanda dalları gökyüzüne karışmış bir ağaç olarak açacağım.