Posası kalmış bir ben yatıyor
Çocukluğumdan kalan yeşil örtünün
serili olduğu yatakta.
Çokça rengi solmuş, az eskimiş olan
Sadece heykellerimiz sevişiyordu bu yatakta.
Elbette ruhumuzla seviştiğimiz zamanlar da oldu.
İnkar günahtır, oldu.
İçimde koşarak uzaklaşan birileri var
Arkasına bakmadan koşan,
Belki korkuyla, belki bıkkınlıkla
Öyle ki bir fil gibi,
Her attığı adımı sağlamca vurarak zemine
Böylece kesinkes uzaklaşan.
Ağzımdaki koruk tadıyla,
Keyifsiz, tadsiz bir ağzın,
Ne kadar tatsız olduğunu da bilirim.
Yaşamıma yansımalarını da,
Tamı tamına
Bilirim.
Belirtmek isterim ki, keyifle
Çoğu zaman hüznümü taşırım hırkamın ceplerin de...
Genelde kış aylarında...
Çocukluktan kalma huyumdur,
Ben ceplerimde çekirdek taşımayı da severim.
Zeytin, hurma, erik çekirdekleri,
Ve daha nicelerini
Genelde kış aylarında...
Çocukluktan kalma huyumdur,
Hüzün demişken;
Suyu çekilmiş değirmenler hep hüzün vermiştir bana.