Şimdi bildiğin, hissettiğin her şeyi unut.

Gerçekle yüzleştin.

Bitti.

Derin ve oldukça uzun bir kıştı.

Bitmeyecek sandın biliyorum, 

Geçmeyecek, dinmeyecek sandın.

Aslında bir o kadar çok sevdiğin gölgenin sonradan bıkkınlaştırıcı hissiyatını anladın.

Fazlasının zarar verici olmasını bilmiyordun.

Üzülme, artık biliyorsun.

Çok gülme, çok ağlama ve çok sevme.

İnanmak güç biliyorum. 

Olan, birçok saatte birçok sana heba oldu.

Şimdi tam burada seni bekliyorum.

Sen de o darlıktan kurtulacaksın dostum. 

Sana Tanrı'nın en kutsal suyunu altın tepside sunuyorum. 

Haydi, gel benimle.

Bir saniye bile arkana bakma,

Dönersen sürüklerler dostum.

Bitti.

Nefes al, derin bir nefes...

Şimdi göğe bak, sana oradan gülümsüyorum.

Gül, ağla ve sev.

Sadece yaşa. 

Perdeler düştü, her şey tüm şeffaflığıyla ortada. 

Gördün, öğrendin.

Pencerelerini aç, kapılarını aç. 

Güneş seni bulsun.

Güneş sana mutluluk getirsin.

Şimdi tam şu an, ne kaybederim diye başladığın her yolda, 

Yanılmalardan arındırsın.

Sadece iki sözcük dostum,

Her şeyi çözecek iki sözcük, yıllarını harcamana sebep.

Belki geç olacak belki erken.

Korkma eninde sonunda göreceksin.

Sen sadece unutma; ağla, gül ve sev!

Tanrı bizimle dostum.

İzin verme, şans tanıma.

Her düşüşünde göğe bak.

Çünkü tüm cevaplar orada, unutma!