Yüreğimi zehirledim bu gece,
Biraz kendimle kalabilmek için
Esen zariyat yağmurları arasında kayboldum
Ve artık geriye dönemiyorum
Şairdir ve delidir benden artakalan;
Birkaç yarım şiir ve siyah kuşlar
Anlattıklarım kadar anlatamadıklarım var
Sesim fazla uzanamaz ellerine
En çok sana ihtiyacım varken
Seni öldürdüm ve yorgunum
Bildiğim bütün yolları kaybediyorum
Gözlerimde birikiyor şimdi melâl
Ağlamayı dua zannediyorum hâlâ
Anlattıklarım kadar anlatamadıklarım var
Suskunluğun dilini bilmiyorsan
Geceyle konuşamazsın.
Ve geceyle konuşamazsan
Bir farkın kalmaz diğer insanlardan.
Kursağımızda kalan ne çok ayet var sevgilim!
Başımızın üzerindeki giyotinle cezamızı bekliyoruz hâlâ
Anlattıklarım kadar ağladıklarım var
Bu evhamlı hâlimi mazur gör sevgilim
Beynimde iltihaplanmış sanrılar yalnızlığımı bekler
Çünkü sen de biliyorsun ki
Yalnızken daha farklı gelir eskimiş kalpler
Ve insan nasıl da kin tutar atan nabzına
Yalnız bir insan ağaçtır, kökleri kurumuş.
Anlattıklarım kadar ağladıklarım var
Belirsizlik belirginleştikçe daha fazla yaraladı beni
Sabaha çeyrek kaldı artık
Bir milim kaldı gözlerini geceyle doldurmaya
Yitik evren yitirecek en sonunda kendisini
Özgürlüğün ağırlığını bir gün sen de anlayacaksın
Haklı olmak haksız olmaktan daha çetrefilli ve manidar
Anlattıklarım ağlayabildiğin kadar