damağında tüten şarabın hatırına
avuçlarına bir fıçı kan
ki patlayan ciğerim senin çağında bağbozumudur
avuçlarına kül biraz
yazgımı, kıymını, günahı, yolu; insanın yolunu
okuyabilmeli burnu seğiren her kör
bir demet de gözyaşı gözlerine
gözlerimin hatırı için
bir mevsim düşük yaptı yine
yüksek doz anestezik-yüksek doz şekerleme-koyu bir şerbet-koyusu toprağa çalan şerbet
ve bir küvezde çiçekler, düşler, mide bulantıları şimdi
israftan saya öyle bedeni
israftan sayılmalı öyle cansız bebek bedenine
mıcırlarla boydaş bir mezar taşı dahi
bir mezar
ah mezar -mmhhşerbetşerbet
tatlı şer-bet,
damağı kör et