Samanlıkta gizli bir şarabım var
Yeşile dönmüş kapağı
İçtikçe açar dilimizi
Kurutur damağımızı
Seni getirir aklıma
Önce öfkelenirim
Sonra gülerim
Güler, gülümserim
Kurur damağım
Susar dilim
Öfkelendirdiğinde bile güler
Maskemin ardında gözlerim
Samanlıkta bir şarabım var
İçmez misin son defa?
Kapağı küfe bulanmış,
Biraz senin gibi
Kokusu boka bulanmış
Aynı benim gibi
İçsen bir kadeh daha
Sana sen katar mı?
Sonra ayılınca ikimiz
Bizi de güzel yapar mı?
Ve sen gidersin yine
Bu ev olur bir ahır
Alt üst ederim bende
Sapla saman karışır