Acaba akıllandım mı yoksa tutunacak zerre umudum mu kalmadı? Yoksa ikisi de mi? Aynı anda ikisi de olabilir mi? Açıkçası cevabından çok emin değilim. Tek bildiğim şey bu şekilde devam etmek istemediğim.. Ama artık iyi olabileceğine dair umudum da var mı ondan da emin değilim.

Umutsuzluk... Kimi zaman kaçış, kimi zaman da kurtuluş mu?

İnsan, aynı anda kalmak istediği yerden kaçmak da ister mi? Yoksa bir tek ben mi böyleyim? Bu düşüncelere kapılıp doğru karar verebilmek mi daha mantıklı verememek mi?

Çok yorgunum... Uyanıyorum yorgunum, uyuyorum yorgunum.. Hep bir yorgunluk hissi üzerimde mevcut..

Kelimeler beni tatmin etmiyor artık... Duyacağım hiçbir kelime beni umut etmeye yönlendirmiyor. Görmediğim şeye de inanmak istemiyorum zaten. İnsanın umut etmesi bile artık tatminkar değil. İçindeki ufacık umut kırıntısına tutunmak da yetmiyor zaten. Sonra o umut kırıntısı umutsuzluğa dönüşüyor haliyle bu durum da insanı üzüyor ve yoruyor. İnsanın elimden umut etmeyi almamalılar bence. Almamalılardı. Umut, insanın yaşama tutunması için gerekli bir gaye değil mi? Onu da elinden alırsan insanın, geriye bir şeyi kalır mı? İstersen malın mülkün olsun umudun yoksa bunların bir önemi kalır mı?

Neyse, umutsuz kalanlara selam olsun.


Hepinize yeniden merhaba..