Gecenin göğsünü emiyorum doyunca güne 

Güneşin ayağına sarılarak uzuyor gölgem

Besleyen uydu, var eden yıldız

İçimden soluyorum 


Umudun konduğu her çuvalın dibi delik görüyorum

Olası olanlar küllerle savruldu çoktan

En uğursuz on üçler çekildi kutudan

Şans dile Tanrı'm bana! 


Kırılgan, utangaç varlıklar arasında

Sanki o yeşil ırmağı elliyorum

Sanki fırat

Sanki çoruh

Hırçın ve deli dolu bir kısrak hüznü 

Göğsümü dayadım

Geceye 

Başım kucağında

Bir sesi bekliyor gibi

Eski bir ninni...