Damarımda akan kanı çıkarmak gün yüzüne
İnce ince sindirmek fırtınaları içime
Akıl dağıtmak da senden her bir piçine
Senden doğana lanet iner gökten yere
Kula kulluk istemek sana düşer
Ezilirken ellerim taş atmayacaktım
Gökte nice meleğe göster anlayacak mı
Can verene kafa tutmak aklanacak mı
Simsiyah yüreğinle kimi aldatacaktın
Gül canana diken batırmak sana düşer
Caymadım kendimden bilmukabele
Dağı attım sırtıma senden sebeple
Sert kayaları sevdim, dikenli otları
Ateştim, kor oldum, yakmaya heveslenme
Sağda durup sola savurmak sana düşer
Ne tattım balı ne kaymağı
Altın yüzlü kızların aydınlığını
Söylediğin birbirini tutmaz sus bağırdığını
Tane idim, dalda tek kurudum kaldım
Cennetten düşene cehhenemi yaşatmak sana düşer