A. Wajda: “Deneyimlerim film müziğinin bir başka yönünü daha gösterdi. Konusu ne kadar ilginç olursa olsun bir film uzunluğuyla seyirciyi yorar. Yorgunluğun belireceği sanılan bir anʼa müzik yerleştirildiğinde izleyici yeniden canlanır. Bu yeni, şaşırtıcı unsur sayesinde diyalog ya da oyuncunun sözlerine yeniden ilgi gösterilir. Müziğin bu işlevine günümüzde daha fazla önem verilmelidir çünkü filmler giderek daha fazla uzamakta ve konuşmaya daha çok yer vermektedir.”


Müzik olgusuna genel olarak bakıldığında üç temel görevi yerine getirdiği görülmektedir. Bunlar fon müziği olarak, destekleyici olarak ve leit motiv olarak kullanımlardır.


İşlevleri ise şu şekilde sıralanabilir:

-Müzik, sahnenin ruhunu ve atmosferini inşa edebilir.

-Çekim için noktalama işareti işlevi görebilir.

-İki çekim arasında bağlantı kurabilir.

-Gerilimi yaratabilir, destekleyebilir veya düşürebilir.

-Ritim yansıtılmasına yardımcı olabilir veya bir çekimdeki çağrışımsal anlamı yaratmada ya da gerilim yaratan bir müzik ilavesiyle belirginleştirmede kullanılabilir.


Leit motiv; bir filmde herhangi bir düşüncenin, görüşün yansıtılmasında hep aynı melodik motifin kullanılmasıyla, anlamsal bağlantıyı sağlayan müzik terimidir.


Destekleyici müzik; filmin görüntüleriyle beraber giden, varlığını belli belirsiz duyurarak görüntülerin etkililiğini arttıran müziktir. Bu müzik bir çeşit ses dekoru yaratmakta kullanılır.

 

Müzik, sahneler arası geçişe başlıca yardımcı olan etkenlerden bir diğeridir. Geçişler, bir sahneden gelecek sahneye kadar sahnelerin sürekliliğini sağlayan aynı müzikle, gelecek sahnenin öncesinde devam eden (ruh durumunu, atmosferi, yeri, sahneyi kuran) müzik tarafından sağlanabilir.


Fon müziği kullanımı sürekliliği sağlar, kurtarıcı etkisi vardır.


Kısaca bir filmde “çok” diyalog yerine görüntüler, ortam sesi ve müzik birleştiğinde ortaya etkileyici bir iş çıkar. Önemli olan bunu sinemanın normlarına göre yapmaktır.



Kaynakça:

Estetik Bir Öğe Olarak Sinemada Ses Tasarımı, Mustafa Sözen.