Doğdum ve yürümeyi öğrendim. Sonra konuşmayı, bir süre sonra yazmayı öğrendim, bir daha bırakmadım. Hissettiğim ve gördüğüm her şeyi yazdım. Şiddet, kan, ayrılıklar, hayaller, pişmanlıklar, gecemi uykusuz bırakan ne varsa yazdım. Hiçbir zaman anlaşılamadım. Söylediklerimi, yazdıklarımı, hissettiklerimi anlamadı kimse. Her zaman anlaşılmayı bekledim, en kötüsünü bile anlamaya çalıştım. En ufak bir sevgiye kendimi kaptırdım, saçımı okşayan, ellerimi tutan herkese bağlandım. Kiminin abisi, kardeşi, babası, arkadaşı oldum. Bir tek ben olamadım, kendim olmaktan korktum. Birinin yaralarını sarmadığım, ellerinden tutmadığım sürece sevilmem sandım, hiç tatmadığım sevgiden mahrum kalmak istemedim. Ölmek istedim çoğu zaman, kendimle mutlu olamadım. Beni terk eden herkes aynı şeyi söyledi, babama ne kadar çok benzediğimi, hep ıssız kalacağımı. Beni en çok kıran şey, benliğimin soyutlanması ve kendime yabancılaşmam oldu. Sokakların içerisinde kaybolmak, gözyaşlarımın tadını dudaklarımda hissetmek, dumanın ciğerime dolması gibi hisler peşimi bırakmadı. Karanlık ve aydınlık sokakların hiçbirinde bulamadım kendimi, gözyaşlarım akmaya etti, dumanlar ciğerimi mahvetti. Günün sonunda, gökyüzü siyaha büründüğünde tek başıma kaldım. Düşündüm, düşündüğüm ne varsa yazdım. Saatlerce, günlerce, haftalarca yazdım. Ağladım, güldüm, aşık oldum, terk edildim, sinirlendim. Beni yozlaştıran ne varsa peşinde düştüm. Güldürdüm insanları, ağlattım, terk ettim, canlarını yaktım. Beni tanıyan kim varsa nefret etti benden, öyle hoşlandım ki bu histen, olabilecek en kötü insan olmak istedim. Her seferinde bu isteğime karşı çıktım. Beni kırdıkları kadar kolay kıramadım insanları, canımı yaktıkları kadar acımasız olamadım. İnsanların gözünde her zaman umursamaz, acımasız, karaktersiz biri olarak yer edindim. Kimse beni tanımak istemedi, kimse gerçekten ne olduğumu ve hissettiğimi merak etmedi. Daha fazla yazdım, daha fazla okudum. Çok insan tanıdım, hepsinin en derin arzularına ve korkularına kadar indim. Hiçbirinde kendimi bulamadım. Korkamadım, tanrıdan, insanlardan, tehlikeden. Bir gün olsun rahat uyuyabilseydim, bir kez sevilseydim hevesim kursağımda kalmadan, kendim olurdum. Sadece bana yazıktır ki, hiçbir zaman anlaşılamadım.