Diş perisini görmek için sallanan dişlerimi söktüğümü hatırlıyorum. Şık kıyafetlerimi giyip avucumda birkaç dişimle yorganı üstüme çekişimi. Uyanık olduğumu anlamasın diye kıstığım gözlerimi. Pek tabii gelmeyişini. Çok erken bir yaşta, kendini hayal kırıklığına uğratmak için hazırlık yapan çocuğun telaşesini. Kendine bunu yapmak için programlanmış gibi, dalga geçer gibi. Nasıl bir düş kırıklığı bu kabustan uyandırır ki? Ne zaman aynadakinin suratına vurur gerçeği? Kim gösterir tökezlemeden önce önünde duran tümseği? Yıllarca adının acıklı bir şiirde geçmesini bekledi. Bu kadarı ona henüz yetmedi.