Her şey anlamsız. Ne kadar adım atsam da, hep aynı yere dönüyorum. Aradığım şeyi bulamıyorum, ama neyi aradığımı da bilmiyorum. Zihnimdeki bulanıklık, her şeyi aynı gösteriyor. Geçmiş, şimdi, gelecek—hepsi birbiriyle kaybolmuş. Her adımda, bir boşluk daha büyüyor içimde. Belki de var olmanın tek yolu kaybolmak. Arayışım, çaresizlikten başka bir şey değil. Ve belki de en büyük gerçeğim, hiçbir zaman bulamayacağım o şeyin peşinden gitmek.