İki küçük çocuğun arasında geçtiği iddia edilen bir olay üzerinden, yetişkinlerin tutumlarını, yargılarını, kendileri ve birbirleriyle olan çatışmalarını izlediğimiz, Norveç yapımı bir dram-psikolojik gerilim filmidir.
***
Okulların tatile girmesine günler kala, iki küçük ilkokul çocuğu arasında meydana geldiği ileri sürülen bir cinsel şiddet olayını konuşmak, olayın büyümesini engellemek ve orta yolu bulabilmek üzere söz konusu çocukların aileleri okula çağrılır. Armand, okulda öğretmenlerini ve sınıf arkadaşlarını zorlayan, farklı bir çocuktur ve iddialara göre de söz konusu olayın şiddet failidir. Okul yönetimi ise diğer öğretmen ve velilerin olayı duymaması için en uygun yolun çocukların ailelerini okula çağırıp gizli bir toplantı yaparak konuyu tatlıya bağlamak olduğunu düşünürler ama yine de baştan beri tutumları bellidir. Armand, suçludur (yine).
***
Elizabeth, düşmüş bir yıldız, eski bir aktristtir. Söz konusu mahkeme (!) günü okula, konuyla ilgili hiçbir bilgilendirme almadan gider. Karşısında sınıf öğrenmeni Sunna ve Jon'un ebeveynleri Sarah ve Anders'i bulur. Bir anda duruşma başlar ve 6 yaşında bir çocuğa yüklenen aşıra kaçmış bir hikaye anlatılır. Olay net, mağdur ve fail bellidir. Şimdi ise sıra yargılamada ve gizlice konuyu sonuçlandırmadadır. Çünkü her zaman olduğu gibi kol kırılmalı ve yen içinde kalmalı... Başı sonu neredeyse belli olan bu mahkemede ise Elizabeth öz güveni, dimdik ve sarkastik duruşuyla ilk şaşkınlığını atarak gardını ele alır ve yetişkinlerin kurduğu bu adaletsiz teraziye kendince çomak sokar. Tabii tüm bu olaylar yaşanırken Elizabeth'in çelikten duvarlarının da esnediği sahnelere şahit oluyoruz.
***
Film boyunca izleyiciyi içten içe rahatsız eden birçok öge görmek mümkün: Bomboş ve insanı kasvete sürükleyen okul koridorları, orada olmayan ve belki de yaşamlarının ileriki yıllarını da etkileyecek önemli bir konuda yetişkinlerin inisiyatifine kalmış 2 çocuğun varlığı, konuyla bağı olmayan ama sürekli adı geçen ölmüş bir baba, manipülatif ve ilgi çekmeye çalışan bir anne, intikam için kendince acımasız yollara başvuran bir başka anne, çatışma yönetmeyi beceremeyen bir öğretmen ve aman ağzımızın tadı bozulmasın diye düşünen bir okul idaresi... Tüm bu kaos içinde etik ikilemler, şiddetin genetik yansıması, uzayan bir yas süreci, annelik ve ideal eş gibi birçok konu üzerine düşünebilmek mümkün.
***
Elizabeth'in iç dünyasına ve fantezilerine şahit olduğumuz sahneler bir yandan müzikal havası verirken diğer yandan Elizabeth'in bilinç dışı bize gerilim dolu sahneler de yaşatıyor. Bu anlarda görüyoruz ki Elizabeth'in sapasağlam görünen ve imrenilen çelik duvarları o kadar da sert ve güven verici değilmiş ve Elizabeth de herkes kadar sıradan ve kırılganmış.
***
İlk yönetmenlik tecrübesiyle izleyiciyi hayran bırakmayı başaran Halfdan Ullman, İsveçli efsane yönetmen Ingmar Bergman ve başarılı oyuncu Liv Ullman'ın torunu olarak gurur verici bir aileye sahip olunca, bazı yeteneklerin aileden geçtiğine de ikna ediyor bizi :) Armand, prömiyerini Cannes Film Festivali’nin Belirli Bir Bakış bölümünde yapmış ve en iyi ilk film ödülünü kazanmıştır. Aynı zamanda da bu yıl Norveç'in 2024 Oscar adayı olarak yarışacaktır. Kısıtlı bir mekanda geçmesine rağmen dikkatleri üzerinde tutabilen, insanı birtakım etik sorgulamalara iten, başarılı bulduğum bir filmdi.
***
İyi seyirler.
N.T.🌻
Armand (2024)
Yayınlandı