Savaşa hazır mızraklar gibi bakıyorsun bana.

Ucu sivrilmiş gözlerin boynumu delip geçiyor.

Aynı bankta oturup aynı yörüngeye bakarken

Senin başka bir yıldızda olduğunu göremedim.

Zehrini hiç düşünmeden öptüm seni.

Şimdi dudaklarım göğsüne yaralar döşer.

Artık çağırdığın yağmurlar paklamaz asfaltları.

Artık bu mazgallar kanıma doyar.

Ben buzdan duvarlarına alevden soneler kazıdım.

Eritemedim taştan örme kalbini.

Artık avuçlarına batar avuçlarım.

Artık koynunu yaralar başım.


Lethe’nin sularında kuru ekmekler ıslatırken

Sonuncu bap aşkın bittiğidir.