Günü aydınlatan ilk ışık huzmesi doğmadan birkaç saniye evvel, geceyi geçirmişken telefonumun karartısı altında, kendini sevmediğini söylüyorsun.


Sevme Aster

Sen sevme kendini

Benim sevgim ikimize de yeter


Bu adaletsiz dünyada

Senin kendi hakkını yemene karşı çıkmamdı ahmaklık


Çünkü biliyorum

Biliyorum ki,

Sen görmüyorsun

Güneşe bakarken kamaşan gözlerini

Görmüyorsun

Rüzgara karşı koymaya çalışan yürüyüşünü

Dizime değen saçlarının parıldayışını

Ağlarken asılan tebessümünü.


Sen hissetmiyorsun

Bana sarıldığında ruhumun dinginlenişini

Sen duymuyorsun

Kokuna hasret havalara küfredişimi

Sen bilmiyorsun

Adının geçmediği kağıtların karalanmaktan farksız oluşunu

Tüm kavgalarımıza rağmen dik duruşunu

Tüm inatlarıma ve kahırlarıma rağmen varlığının ömrüme doluşunu


Ben biliyorum Aster,

Ben görüyorum seni

Güz yağmurlarında

Bakışlarındaki asilliği

Çarpıklığıyla yüzüne renk katan dişlerini

Benim oluşuna kanıt burnunun hafif kemerini

Renkli, fersiz gözlerini

Başka hiç kimsede olmayan tonunu tenin.


Ve biliyorum Aster

Benim sevgim ikimize de yeter

Sen sevme kendini

Sadece hisset kalbimin sesini


Çok güzelsin Aster'im, çok güzel olduğun için benimsin,

Benim olduğun için çok güzelsin...