Ey, boş övünç,

Saf kibir;

Varlığı

Engin denizin dalgalarını

Parlak kumaşları

Ve dolgun yaprakları yadsı.

Gönülçelen sokak yosmaları geçiyor

Ömrünün sokaklarından,

Gözlerini devirip bak onlara.

Yaşamayı da ciddiye alma artık,

Yaşadığın kadar yitiyorsun,

Ne eksik ne fazla.

Buğulu gözlüğünün çerçevesinden

gördüğün kadardır dünya.

Alay etmeyi ne zaman öğreneceksin düşlerinle?

Sözgelimi, serinliğe aşık kıvılcımın

Güzel yarınlar için tutuşmak istemediğini,

Saç diplerindeki sızının

Tanrı emriyle dinmeyeceğini,

Ne zaman öğreneceksin?

Tembel noter memurları

Çevrelemiş hayatlarımızı.

Ve onların onaylamaktan kaçındığı

Yığınla evrak var

“Çok gizlidir’’ yazıyor

Malum evrakların üzerinde.

İşte o gizli evrakların ardına

Gizlenmiş dünya.

Yalnız şiirinle direniyorsun,

Ne kaldı elinde

Kalem, kağıt ve kırılmış bir kalpten başka?