Eğer dünyaya bir daha gelme şansımız olsaydı yine aynı yenilgilere düşer miydik? Aynı yerden darbeler alır mıydık? Her şeyin ardında iyi bir sonu görmeye çalışmak aptallıkmış bazı şeyler bitermiş ve geriye yıkık dökük bir insan kalırmış şimdi geriye sarıyoruz yaşamı ve yaşamayı. İnsan benzer hatalarla muhattap olunca anlıyor ki ilk inde yeterince akıllanmamış yeterince güçlenmemiş ve yeterince üstünü kapatmamış aralık kalmış yaralarım. Şimdi aynı hatalarla mücadele edince daha çok kanıyor yaralarım. Bir kez daha aşık olacaz bir kez daha anlayacaz aşkın olmadığını bu dünyada bir kez daha birine çok yakın arkadaşım diyeceğim ve bir kez daha beni yolun ortasında yapayalnız bıraktığı ana denk geleceğim ama artık yolda yalnız olmaktan korkmuyorum. Korkutmuyor yalnız mücadele etmek çünkü ben aslında en başından beri oldukça yalnızmışım. Geç farkettim taşın sert benim yalnız olduğumu ve elbet bunun da üstesinden gelmem gerektiğini. Hatırlar mısınız bir zamanlar bir kedi vardı ; ıslanmak istemeyen o kediye inat ben sokaklar boyu ıslanmak isteyen bir kediydim. İşte o zamanlar da yalnız olduğumu bilseydim gölge olmak yerine sırılsıklam olmayı tercih ederdim. Ben hep gölge olmaya boyun eydim. Böylesi daha güvenilir geldi oysa gölgede kalmak rüzgarı göğüslemeyi gerektirirdi.Ve ben ışığımı tamamaen kaybedince anladım gölgeden artık çıkamayacağımı. Peki kendi içinde tütmesi gereken mumdan geriye kocaman bir karanlık kaldıysa bu gerçeklikle nasıl mücadele edebilirim ? Ayışığı diyorum kuyuya isabet etmiyorsa ve benim o kuyudan çıkmaya gücüm yetmiyorsa yani bir ahlat ağacının dibinde esir düşmüşsem geçmişe sizce kurtuluşum var mıdır yoksa esirliğe yenik mi düştüm... Bir daha başa alamayacak kadar ilerledim bu yolda. Yolu değiştirmeye gücüm yok yeni baştan başlamaya gücüm yok devam etmeye gücüm yok. Tek yapabildiğim geceler ve gündüzler boyu bu yürüdüğüm yolun tam ortasında yalnıc(ca) oturup ağlamak. Belki de bekliyoruz yolun sonunu göremeyecek olduğumuzu anladık hatta yolumuzun çiçeklerle bezenmeyeceğini de anladık en kötüsü dedikçe daha kötüsüyle karşılaştık ama şimdi ürkek sonbaharları yok kalbimin ve hala baharı bekleyen bahardan ümitli bir halim... Kış bahçelerinde deli fırtınalarım kaldı geriye. Şimdi topyekün toplayın enkazımı. Çünkü kırmızı uçurtması tellere takılan aklımı toparlamak benim harcım değil. Avucumdan kanayan güller yaralarımdandır.