Tüm merdivenleri uçurumdan yuvarlayıp düşmek tepetaklak sabahlara

İçinden çıkılamaz buzların donukluğunda lime lime, dönüşsüz

O parçalar ki içlerinde büyük boşluklar taşırdı

Yaşamaktan yorgun düşmüş, depreşip dönüşmüş boşluklar

Şimdi kimse bilmez mi, ateş nasıl yakılır gün doğmadan?


Tüm suskunluklar birbirine benzer ölümlüler matinesinde

Bu nasıl kabare, bir ehli-noksan depreşip dönüşmüş: awara hoon

Yola çıkmış başıboş bir avare, takılmış bir hayale, yine de solmuş çiçek mahsus

Ya güce merak ya da mahpuslardan kalma eski bir alışkanlık

Nasılsa nasıl, önemi yok, nihayetinde keyfekederdir tüm sesler


Bir gece hayal ediyorum içinden sağ çıktığım

Bir gece, ağır yaralarımın üstüne anlamsız sözcükler bastığım

Bir iskelet, bir yerden gelerek, yaralarımla meşgul, söyleniyor

Öldükçe güçlendin — ayağa kalk

Gördükçe bölündün — günaydın