Ayazdayım;

Kışın ortasında, uzakta, düşman bir diyarda.

Yamalı ceketim sırtımda, ellerim sımsıkı kapanık,

Kimsesizliğe, bizim gibileri bilmediğin kadar alışık.

Düşman hançeri boynunda öksüz bir neferin,

Son mektubunda döktüğü gözyaşını,

Kapanmış bulutların bana ağladığını hissediyorum.

Yalın ayaklarıyla bastığı eski bir sokakta,

Ölmüş olan çocukluğuma bir şeyler söylüyorum.

Sırtımda soğuk bir yanma,

Ocaktaki çaydanlık misali titriyor bedenim.

Aynada gördüğüm bu yabancı yüz kim?

İçimde, harap olmuş evde nedensiz olup bitenler,

Tiksiniyor benden tüm bu silüetler.

Yaşlı ağacı sarmış zehirli bir sarmaşığın,

Zihnime zehri zerk ettiğini,

Yuvasında ıslanmış yavru bir serçenin,

Kanadındaki tüy misali hafifleyecek sanki düşlerim,

Cebimdeki mermiye dokunurken ellerim,

Duyduğum o son sesin,

Beni azad edeceğini biliyorum.