Seninle mutlu olduğum zamanları anımsıyorum da şimdi, ben senin gözünün içine bakarken senin gözlerin aynadaki 'sen'den başkasını görmüyormuş, bunu geç anladım.

En kötüsü de insanın o zamanın büyüsüyle, ileride kalbine hançer gibi saplanacak bıçağa gözünün kör olması sanırım. Sanırım sana olan o doyumsuz sevdam benim içimdeki çocuğun sevgisiydi.

Zaten ben hep böyle değil miydim? Her zaman kabıma sığamadım, taşıyorum.

İnsanların bir kişiye ait olamamalarını anlamıyorum. Hep o filmlerdeki sevgiyi, aşkı arıyoruz. Bulunca da bir sürü sebep uyduruyoruz kılıfına göre. Sonrasında ne mi oluyor? Sadece pişmanlık...

Hepimizin vardır pişman olduğu birisi ve hepimizin de vardır pişman ettiği bir kişi...

En kötüsü ne biliyor musun?

Ne sen katiline gidebiliyorsun ne de öldürdüğüne gidebiliyorsun.

Umarım bir gün her şeyin farkında olacağımız sabaha uyanabiliriz.

Ama şunu bilin ki aynı kalpte iki insan yaşamazmış.