Öyle yabancısın ki
Yakınında nefes aldığın insanlara,
İçlerinde sırıtıyorsun.
Bunca kargaşadan sağ çıkmış
Seni bekliyorum
Sen, gülebiliyorsun
Hiç kırgınlıkların yok gibi
Benim enkazda kaldığım pişmanlıklarım
Senin şehrine yağmayan yağmurlar
Senin şehrinden kalkan gemiler
Senden gelen ama seni getirmeyen onca şey...
Senin aştığın onca duvar,
Benim ise çakıl taşlarına bile takılıp düşmelerim...
Acıdan dağ olsan da sırtlanırmışım seni
Kırk yıl daha devirip
Belki üstüne bir kırk yıl daha
Yine severmişim seni.
Küllerinden doğan bir Anka,
Karda açan kardelen,
Senin sevdiğin o kasımpatılar gibi
Yeniden, yeniden ve yeniden
Yaşarmışım seni.