Bahar rüzgarının şımarık telaşına kapılıyorum.
Güneş tatlı tatlı tenime gülücükler saçarken, saçlarımı savuran bir telaş basıyor içimi.
Biraz daha genç, biraz daha kadın, biraz daha canlı
Az az tutsak, çok çok tedirgin ve ürkek.
Bir yaz yağmurunda yıkanmak.
Ağlamalardan tıkanmak, yani yaşamak, yani yaş almak, yani ani bir felaket.
Bir baskın belki.
Her adım bir beyin sarsıntısı
Her anım bir buhran akıntısı
Önce sar tenimi
Öyle sev etimi.
Her es, bir nefes.
Bir daha içine çek, içtiğin tüm suları hatırla.
Hatırana kazı etimdeki çizgileri.
Dokunduğun yerleri yeniden çiz.
Çimento sertliği,
Pürüzlü bir çizgi,
Ve her şey olduğu gibi.
Utanmadan yıka beni
Usanmadan tüket eti.
Uğramadan geç sokağımdan.
Aynı toprak üzerinde, aslı tufanın kendisi.
Belki bir buhran öncesi
Belki zamanın ihaneti.
Bir isim kazı zihnine,
Benim adım, adım adım işlesin her yerine.