Bir gün bir balkon satın alacağım. Hiçbir fani gözün beni rahatsız edemeyeceği, sessizce ayakta dikilirken gözlerimi alıştığım karanlığa dikebileceğim bir balkon...Yerden o kadar yüksek bir balkon olacak ki altındaki karanlıkta dağlar yükselecek. Düşmemek için çırpınırken bir yandan da düşsem ne olur diye düşüneceğim. Boğumlarım bembeyaz olana kadar demir korkuluğuna tutunacağım ve parmak uçlarıma pas lekeleri bulaşacak. Çıplak ayaklarıma fayansın soğukluğu değecek. Güneş doğacak ve batacak, ben aynı yerden ısınıp soğuyacağım. Islanacağım ve buz tutacağım ama hiç şikayet etmeyeceğim. Benim balkonum çünkü. Benim fayansları kırık canım balkonum. Sıvaların dökülmüş, ışığın sönmüş ama yine de beni aradığını biliyorum. Seni bulacağım, az kaldı. Sonra ise birlikte bu alemin en güzel fotoğrafı olacağız. Sen yıkılıp ben o enkazda kalsam bile her zaman bir kağıdın solukluğunda birlikte renkleneceğiz.