Sevgili günlük; Hep bu yaşlarımı merak ederdim. 22 de ne olucam, 23 te nasıl görünücem, 24 te napıcam. Hayat iki yakamı tutup beni iyice sarsıp aynanın karşısında ağlayan suratıma baktırdığı zamanlarda merak ederdim en çok. ''Senden de olacak mı'' derdim. Benden de oluyormuş. Oluyomuş da biraz acayip biraz eğreti yine de fena değil gibi olacağı varmış. Hala makyajımı silmeden yatıyorum. Hala günde bilmem kaç saat Sims oynuyorum. Hala üzülünce küsüp ağlıyorum. Ama neticede benden de bir şeyler oluyor. Olmalı. Oturdum düşündüm. İki ucu boklu değneklerimi sıraya dizdim. Keskelerimi, vay be lerimi, bu kadar da olmaz dediklerimi karşıma aldım. Bi durdum bi düşündüm. Oluyo oluyo da bi kaç rötuş gerekiyo diye karar verdim. Verdiğim kararları çoğu zaman unuttuğumu hatırladım. Geçmişi düşündüm geleceği hayal ettim işin içinden çıkamadım. Ben şimdi bunları niye anlattım onu bile bilmiyorum. İçimden bi hayali psikolog uydurdum( gerçekleri çok pahalı). Sabah akşam ona anlattığım şeyleri bi de buraya dökmek istedim. Gözlerim yanıyo. Rimelim gözümü acıtıyo. Yine de biliyorum ki kalkıp silmiycem. Ben de biraz böyleyim. Canımı yakan, üzen, sıkan, yaralayan şeyleri bi çırpıda çıkarıp atamıyorum. Ya da sadece üşengeçlikten kalkıp yüzümü yıkamıyorum. Ama farkettim artık eskisi kadar yaprak gibi titremiyorum. Oldu mu, olsun olacağı varmış. Acıdı mı, tamamdır bu da bir deneyimdir. İçinden mi geldi söyle gitsin yarın ne olacağı belli değil. Hayat ne getirirse kabulüz mecbur. Kendimle hayvan gibi çelişiyorum biliyorum. Dengesiz olmak biraz da ben olmak demek. Neysem, iyi geceler sevgili günlük.