Başlamak için ne kadar beklemeliyim?
Beklemeli miyim?
Zaman algısı, güzellik algısından daha fazla iğneliyor ensemi.
Zührevi hastalıkları hak eden dünyevi karakterlerin, izindeki güruhun kaşlarını çatma sebebi bendeniz.
Sanki gündüz ve geceyi aramızda pay etmişiz de ben ihlal ediyorum gibidir bakışları.
Asla bitmeyeceklerini idrak ettiğimde, umursamazlığı bir güneş gözlüğü gibi koydum suratıma.
Başlamak için bana bahane olursan bendeniz.
Sonra birkaç eşyanı alırsın,
Ve belki bende kalırsın.
Saksı koyarsın, tablo asarsın.
Haliyle bahaneden fazlası olunca sen,
Eğlence, endişeye evrilir.
Başlamak için beklememi beklersin,
Beklerim.
Başlamak için ne kadar beklemeliyim?
Beklemeli miyim?
Bir öğleden sonra beklemem,
Kendine, ''Bitirmek için ne kadar beklemeliyim?'' dersin.
Beklemeli misin?
Akabinde zamana birbirinden daha fazla yaslanan insanlardan oluruz.
Zamana bırakırsın fakat bana bırakamazsın.
Bir akşam, bitirmek için sana bahane olurum.
Zamana bırakırsın, birbirimizi bırakırız fakat bana bırakamazsın.
Sonra birkaç eşyanı alırsın.
Saksı kırarsın, kalp kırarız.
Birbirimizi bırakırız,
Zamanda farklı yönlere ilerleyen iki doğru oluruz.
Açık yolu sana, köprü trafiğini bana bırakırım.
Ve bana başlamak için bahane olursun.
Zamanı bırakırım, beklemeyi bırakırım.
Bitirmek için ne kadar başlamalıyım?
Zamana bırakırım.
Musibetle bırakırım.
Yani...
en azından azaltırım.
Peki azaltınca,
başlamak için ne kadar beklemeliyim?