Emin olun ki en büyük hayallerinizi, derin arzularınızı, içinizde tuttuğunuz en kirli isteklerinizle sırlarınızı tamamıyla gün yüzüne vurup gerçekleştirebilecek bir noktada olduğunuzda kendinizi siz bile tanıyamazsınız.
Asıl önemli olan kişinin doğasına, yaratılışına aykırı olanı yapmasıdır. Asıl zor olan odur. Doğanın huylarına karşı gelebilmek, öyle ki yeri geldiğinde kendine dahi karşı gelebilmektir...
Bahsi geçtiğinde karanlığıyla ve aydınlığıyla anılan tek varlık insandır. İçerisinde karanlık ve iyilik bir arada olacak şekilde yeryüzüne adım atan tek varlık… Yalnızca insanlar tarafından
yapılanlar hatırlandığında kullanılan kelimeler ve de cümleler olumlu veya olumsuz olarak ayrılarak nitelendirilebilir. Güce ulaşmak istediğinde yalnızca insan karanlık yolları kabullenip benimseyerek o yollara adım atabilir. Zira diğer canlılarla insanın arasındaki fark bilinçtir, düşüncedir ve yine yalnızca bir insan bir şeyi yanlış yapıyor olduğunun bilincinde olarak aynı şeyi yapmayı sürdürebilir. İyisi ya da kötüsü değişmeyecektir, güzeli ya da çirkini ve bu böyledir.
Sizler kendinize verdiğiniz ve daimi olarak verebileceğiniz zarardan çok daha fazlasını verdiniz ki bir kişinin kendine zarar verme kapasitesini ve potansiyelini sizlerden daha iyi bilen yoktur. Yani sizler affedilemezsiniz çünkü ne yaptığınızın bilincindesiniz. Bu yüzden yaptığınız, aldığınız ve alıyor olduğunuz her şeyi hak ettiniz. Hak ettiğiniz her şeyi de alıyorsunuz ve alacaksınız da…
Tıpkı sırası gelen bir tiyatro oyuncusunun üstüne düşeni bıkmadan, usanmadan, söylenmeyerek tekrar tekrar yapması gibi herkes üstüne düşen rolü yaptı. Şimdi her şey bitmeli, bitmeli ki yeniden başlayabilsin...