Masam eğri biraz, biraz yamuk

Doktor yazısı gibi çirkin yazılar şiirde

Benim topuklarım su toplamış

Mahçup kaldırım taşları

Peki niye?


Sevgilim az iç şu sigarayı

Hem yarısına gelmişsin bak

Bırak biraz da ben öpeyim dudaklarını


Şeytanı anımsatıyor farkettin mi

Şu ihtiyarın bastondan bacağı

Alnımın çatlağından soğuk damlıyor

Bak yuşa kar yağmadı daha

Tuzlamazlar yaranı


Başlık 2: Yok Olmak


Canımın içi sevgilim

Öpte kurtul

Derimin soyuk yerlerinden

Dudak çatlaklarınla acıtırsın

Bırak hiç değilse

Sözlerin kızıla boyansın


Dölünün zalimliğine

Varolmanın

Lanet yağacaktır elbet

Buna inan

Başka veledleri sevmesi gibi babaların

Ölümü bile sever insan



Başlık 3: İç Çekiş


Kalp atışını avucunla değil bu kez

Kulağından duymanı istiyorum

Yarenlik ediyorsun

Her hikayenin sonunda

Ben ölüyorum


Her esnememde canım yanıyor

Ense tarafımdan şeytan

Süzülüyor ter gibi sırtıma

Merak etme anne

İçimde hala öğrettiğin gibi

Tek tanrılar dolaşıyor

Ölmek yasaklıdır sana

Adem'e de öyle

Bulut dikerken akşamlara

Hayat ne güzeldir ellerine

Bıraksaydın da çıplak kalsaydı

Bindokuzyüz diye başlayan sene



Başlık 4: Keşke Nefret Edebilsem Senden


Sekiz senedir yatağın yok

Üç gömlek aldın sürgüne gelirken

İki pantolon, iki eşofman

Birini bana verdin hatta

Çorapların kaybolmadı

Ben çaldım dolabından

Ayağıma da hiç yakışmadı


Arkadaşlarına çay ısmarlamak için

Elli lira aldın, yarısı harçlık diye bana

Sosis yememe, kola içmeme, dışardan yemek yememe

Neden kızmadın

Ben yumurta sevmem diye

Neden yalan söylüyorsun kahvaltıda


Yazlık ayakkabın yerine bot olsaydı

Kar yağdığında oynasaydık seninle

Neden sinirime dokunuyorsa

Sıkı giyin diye tembihlemen

Neden şimdi severek bakıyorsun

Çocukken tiksinerek baktığın surata

Abes kaçıyor konuşmalarımız

Tek ortak noktamız kelliğimiz baba



Başlık 5: Rûya


Gülemiyorum kötü anılara

Sanırım daha eskimemiş olsa gerek

Saçların burana kadar kısa

Elli civarı kilo ve gururdan oluşma kalp

Milli marş gibiydin saygımla karşında

Ve ezberimde olmadan öylece

İlk defa bir vedada ismim geçti


Yüz kelime konuşmadım yanında

Lafını hiç bölmedim

Haklı da olabilirsin gerçi

Ben baya bi' sıkıcıydım

Utangaçlıktan yerin dibinde seyrederdim seni

Alkolikliğim senden eskiydi ama

Yine de suçu sana attım


Dişimle tırnaklarımı kestim

Krem sürdüm ellerime günde altı defa

Kokmasın diye içmedim sigarayı

Yine de tutamadım ellerini


Şimdi çıkıp sevsem birini

Yazık olacak onca yaşanmamışlığa

Hem kim affedebilir yalnızlık suçunu

Eğer ben aşık oldum dersem bi' şiirde

Terk edilirim sonlarına doğru


Eğer gitmeseydin

Telefonumun duvar kağıdına koyardım

Resmini cüzdanımda taşırdım

Çiçek alırdım yüz metre sonra çöpe atardık

Sahilde pis deniz kokusu çeker

Biz de ergen sevgililerden olurduk


Eğer gitmeseydin ben hala çocuk kalacaktım

Öperdim yanağından

Soldan sağa ve birkez daha

Eğer öpmeseydim boşuna olurdu dudaklarım


Eğer gitmeseydin

Sanırım senin için evden kaçış yolu

Babanın gözünde dayaktım


Eğer deseydim, eğer gitmeseydin

Kalman acıydı, gitmen acele

Kimse kurtaramazdı zaten bu hacizlik aşkı

Benim için rüyaydı sadece


Bir nedeni olmamalıydı

Kalmanın da gitmenin de




Başlık 6: Gece



Sıra ne zaman bana gelse

Çayla gelen iki küp şekerin ıslak gelmesi niye

Kâlü belâdan beri tanırım

Hani o zamandan beri yani

Ne desem anlamsız ne desem hiç

Hani beni yalnızlaştırman da biraz adilik


Neden kapıya asıldı kapanmak arzusuyla

Hangi ev eşiğinde unutuldu yarınlarım

Kokun gider diye kollarımdan

Yağmurda sigara içmem neden yasak

Şu kum saati hangi külünden rüzgarın

Neden boyun eğmiyor zamana


Şiirle mektup arasındaki terk fark sana yazdıklarımın

Telaşlı bir güvercinsizlik

Ve sözcüklerim neden sana armağan olmakta

Ve hatırladıklarım

İdrak etmenin acizliğini yaşamakta


Neden tadamayacağım yaşlılığı

Ürpermekte içimdeki ölüme meyilli tarafım

Samanlar neden dikenli bana karşı


Yarasını saracağını sanıyor umudum

Bir kimsenin kimsesi olmayı arıyor

Ölebileceğini bilmeden bir sevginin

Bir sigara neden daha zifiri

Çardak tepelerine tırmanmak çok mu mantıksız

Manzaramı kapatmadan önce

Kardan sekiz katlı evin

Köşelerde saklanarak güvercin yuvasını

Neden ben sorumlu oldum bozmak için


Çıkabilmem için zindandan neden itiraf etmem lazım suçu

Tesbih boncuğuysa yaşım

Hangi kirli elin hangi duasından sonra

Mezar istemiyor yüreği burkuk bir

annenin oğlunu


Kumarbazın sırrı ortaya çıkıyor yalancının doğruluğunda

Saatimi öğle paydosuna ayarlamasını

Kim söyledi vücuduma

Cenaze alayı

Neden güneşe sırtını dönmekte

Ay neden bu kadar önemsiz yüzüme karşı


Hangi yüküyüm şu sırtında taşıdığı kaplumbağanın

Göğe mavilikte neden fırtına istiyor laflarım

Kalbimi neden gömülü gibi hissediyorum

Ölüm için çocuk olanı neden büyütüyor toprak denen zavallı

Çıplak ayakla gezinen çimen yenik düşüyor kar tanesine


Bu dertse göğsüme ormanın iki yolundan

Otların ezilmemiş olanından gitmem niye

Gövdeleri gırtlaklamış sarmaşıkların

Kuşların cesaretinde

Gecenin tokluğu neden

Benim korktuğum yerlerde




Başlık 7: büyümek


Büyüdükçe fahişelere aşığım

Büyüdükçe göz altı morluklarım

Kaç yumruk yediğimi bilmektir

Zaten elimi yumruk yaptığımda

Kabuklu yaram kanarsa

Ayna kazanmış demektir

Büyüdükçe fahişelere sövdüm

Silahların oyuncak olmadığını anladım

Ağzımdan kan diye şarap akıyor

Büyüdükçe fahişelerle arkadaşım


Zaman kağıt kesiğinden akıyor

Koyunlar ayaklarını keserek

Biliyorum

Bir şeylerden kaçıyor

Yorgunluk tüketti beni

Yorgunluk bizi

Hepimizi

Aşağıdan uçuruma atıyor


Hadi geldim diyelim yarım saatlik yoldan

Arkamda bulut kaldı

Önümde yağmur

Elim diyor ki "fahişeler çok kırılgan"




Başlık 8: Mış


Bir şiir diyorum böyle yaza yaza

Sen diyorum bi gülsen


Sigaraymış en ucuzundan

Gülmek sana

Gülmek en baştan

Dudaklarının kıvrımından başlıyormuş

Senin sevişmelerin küfürmüş bi de


Ellerin silah, ellerin gonca

Ellerin menekşe

Bi şiirde ellerim kesiliyormuş yine


Yedi kıta, üçü deniz

Bir Rab, diğeri günah

Birinde ölüyormuşum yine


Sonradan öğrendim

Yanıklar su toplar

Kuru otlar çabuk yanarmış

Sen gülerken portakal

Annem ağlarken tuz kokarmış