Bay Kozmik: Pis yunuslar kahretsin seni! Kuduz sincaplar kemirsin! Aptal kafam, saçma başım, nereden düştüm bu hataya! Kozmiktör söyledi o kadar, bir güvenlik tutmak neyime zor geldi! Gitti, bütün özgürlüğüm gitti, ah!

Öfke: Kozmikşeker, kim çekti bu sefer yeri altından? Hahaha! Kabaran aklının sesi bana kadar geldi, dedim ne oluyor böyle? Merak ettim seni resmen! Hahayt!

Bay Kozmik: Seni gören de ısırırsın sanır, neşe kutusu seni! Bu kadar eğlenmek sinirinden çalmıyor herhalde?

Öfke: Bak bak, kendinden haberi olmadan öfke dağına kayağa geliyor bizimki. Sana mı kaldı benim neyden var olduğum? Odaklan Kozmik, unutma sakın buraya neden geldiğimi. Kışkırtacağımdan değil tabi, de, ben olsam kapatırdım kepenkleri…

Bay Kozmik: Hatırlayayım tabi, ne emeklerle açtım bu havuzu ben… Süzülen taşları ben taktım tek tek! Kötü kazanç deliğini görüyor musun, hah şuradaki! Kendim yaptım hepsini! Aldı ama elimden işte, yok olasıca! Olmaz, olmaz hayır, benim burası! Açmam, açmam dışarı!

Öfke: Kayna kazan, çevir kepçe,  yanmasın bizim Kozmik! Yok öyle bana kadar duyulup sonra yumuşamak! Oldu olacak ağla bari, soranlara sinirden ağlıyorum dersin! Yapboz seni, düzenkuran seni!

Bay Kozmik: Sen ne anlarsın be, ne anlarsın sen! Kaostan kaos çıkarttım ben, böyle var ettim Kozmikkent’i. Yedim de yedirdim, vardım da vardırdım! Bırakmam! Belki oturur ağlarım da, düşersin ayağımdan.

Öfke: Hahayt! Kozmikciğim sen hala sanmadın galiba? Ben giderken bile kalırım, kalırken bile gezinirim şeffaf damarlarında. Her şey görünür, her şey renkli, ben saydam! Anladın mı nedenini? Kimde, nerede, ne kadar olacağım belirsiz. Sakince kiralarım şeyleri, gizlice kalırım. Sanma bana katlanabiliyorsun diye benden uzaksın. Buradayım işte, bana doğru bir kulaç atsan tutarım! Hahaha! Hahayt!

Bay Kozmik: Aklım olsa kaçardı senden! Çek şu neşeni üzerimden, gülme gözlerime doğru! Kalktıysam oturması da bir ihtimal benim için. Kozmikbank eski kaotik ününe kavuşacak tekrardan! İnanmıyorum buna, bunu biliyorum. Benim işte, hepsi benden dolayı!

Öfke: Nereye gidiyor bu tren? Hani sırf öfkeydin sen? Benim tanıdığım Kozmik değil bu, kim bu? Başardın işte, karışıp dur şimdi renklerle! Ama unut beni… Öfke mi, hatırlamıyorum dersin!

Bay Kozmik: Hayır, hayır! Buradasın işte, gitmedin ki. Bak aldım elime baltayı, bak hadi bak, baksana! Hadi be! Olamaz, yok, burada bir yerlerdesin. Yok, yok, lanet olasıca! Ahh, ayy…