Adımlarım çoktan ayağımdan nefret etmeye başladı.

Gidemeyişleri meşhur oldu bu sıralar.

Açmaya mecali olmayan çiçekleri sahiplenmişler, çağ terbiyesizliğinde.


Dokunmuyor, tutmuyor ellerim kayıp giden vicdanımı.

Meşelerin arasından esiyor rüzgar, bırakmıyor saçlarımı.

Durmazlar şimdi savrulurlar emanetsizliğe.


Gözlerime sordum o dakika bu kayıtsızlığı.

Gün batarken uçan kuşların süzülüşünü seyrettik ilk defa, bilmiyoruz dediler.


Harflerden söz, sözden acı yaratıldı. Kulaklarımdan sonra ruhuma sapladılar aşağılık seslerini.

Dört bir yanımdan fışkırır varoluş ağrım.

Resmederler beyaz tuvale, siyah boyalarla nefretimi.


Gözyaşlarımdan usulca aktı öfkem.

her damlası, deniz olmaya söz verdik geri geleceğiz diyerek bitirdiler kendilerini.

Sözleri yalandan, bitmeleri gösteriş.

Okyanus olup taştılar bu gece yaralarıma.